26 Mayıs 2014 Pazartesi

gıda lojistiği hakkında bilgi


·         SOĞUK ZİNCİR GIDA LOJİSTİĞİ

Gıda ürünlerinde, ürünün doğru sıcaklık/soğukluk derecesinde tutulması, ürünlerin ömrünü uzattığı gibi bazı durumlarda ise bu derecenin sabit tutulması gerekmektedir.Bir ürünün, üretimden tüketiciye ulaşmasına kadar olan taşıma ve depolama sürecinde de doğru derecede tutulmasını sağlamak ciddi bir iş ve yükümlülüktür. PolarXP tam olarak bu işi üstlenmektedir. PolarXP sistemi, yazın sıcak günlerinde bir çikolatanın taşıma sırasında erimesini önlemek veya evinizde her gün tükettiğiniz peynir, süt, tavuk ve donuk ürünlerin sizlere en sağlıklı şekilde ulaştırılmasını sağlamaktadır. PolarXP, müşterilerinin ürünlerini nihai tüketiciye bozulmadan ve en sağlıklı şekilde ulaştırabilmek için Türkiye’nin en büyük ve kapsamlı Soğuk Zincir Lojistik sistemini kurmuştur. PolarXP sisteminde, Türkiye’nin 18 stratejik noktasına yayılmış serin, soğuk ve donuk ürün depoları/aktarma merkezleri ve bu sistemde çalışan 250 dedike frigo araç bulunmaktadır. PolarXP, Türkiye’nin 81 iline tarifeli soğuk, donuk veya serin parsiyel mal dağıtabilen tek firmadır.

GIDA LOJİSTİĞİ

Gıda maddeleri kritik ürünlerdir. Bozulabilir, sağlığa zarar verebilir ve hatta öldürebilir. Özellikle et ve et ürünleri, balık, süt, yoğurt, peynir gibi gıda maddeleri bozulmaya duyarlı yapıya sahip olduklarından daha kritik ürünlerdir. Öncelikle gıda ürününü çok iyi tanımlanması, depolama, taşınma ve teslim-tesellüm işlemlerinde standartların oluşturulması gerekir. Çoğu gıda ürününün farklı muhafaza sıcaklığı vardır. Örneğin şarküteri ürünleri 0-4 °C, sebze ve meyveler 8-12 °C, açık ve paketli et ve balık ürünleri 1 °C, donuk ürünler -5 °C -18 °C arasında muhafaza edilirler. Diğer taraftan TÜİK verilerine göre meyve/sebze kayıpları ülkemizde % 30-40 (10 milyon ton/yıl) olup, bu oran gelişmiş ülkelerde % 5-10 civarındadır. Etkin planlama yapılamaması, bilgi eksikliği, taşıma ve depolama koşullarındaki hatalar nedeniyle iadeler ve fireler çok yüksektir. Talep planlama çalışmalarını yetersizliği sonucu yüksek stok miktarları, lojistik maliyetler ve raf ömrü dolması sonucu imhalar ile talebin karşılanamaması kaynaklı satış kayıpları olmaktadır.Tarladan elde edilen veya hayvansal olan gıdalar hasat veya kesim sonrası mutlak surette bozulma süreci içine girerler. Bu bozulma; mikro organizmalar sonucu, enzimlere bağlı reaksiyonlar sonucu veya oksitlenmeye bağlı olarak gerçekleşebilir.

Gıda Güvenliğinin ana amacı; gıda maddelerinin kalitesinin korunması, bozulma ve kalite kaybının önlenmesidir. Gıda güvenliği “tarladan sofraya” kavramı içinde değerlendirilmeli ve her aşamada gıdaların denetimine önem verilmelidir.

 Gıda maddelerinin uygun koşullarda üretilmesi tek başına yeterli olmamaktadır. Özellikle depolama, taşıma ve satış noktalarında gıda maddelerinin kuralına uygun biçimde korunması gerekir. Gıda güvenliği ilgili başlıca standartlar “ISO 22000: 2005 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi” ve ATP antlaşmasıdır. ISO 22000 standardının temelini oluşturan HACCP (Hazard Analysis Critical Control Points) yaklaşımı kritik kontrol noktaları tehlike analizini gerçekleştirmekte ve önletici önlemler gerektirmektedir.,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder